Category: Edebiyat
Modern bir mitos: İntikam
Coppola’nın Godfather serisinden edebiyatın modern örneklerine uzanan intikam mitosu hakkında bir düşünme pratiği.
Bir İmge Bin Kelime Hakkında
Bundan bir, bir buçuk sene önce, Ghost altyapısını kullanarak yeni bir blog türevi oluşturmaya karar vermiştim. Ghost, bir hayli dinamik, daha az sorun barındıran bir blog türevi gibi görünüyordu. Hâlâ da duruyor, yukarıda menüden imgeler kısmında Ghost altyapısına sahip görsel bloguma bakabilirsiniz. Ancak bu bir senede, covid’in getirdiği durgunluk zaten blogun hepsine sirayet etti. Bir…
Çağlar Keyder’in Oğuz Atay’ın Eseri Üzerine kısa bir yazısı
Neredeyse beş yıl önce, kendi tezim için Milliyet gazetesi arşivlerini karıştırırken çok ilginç bir yazıyla karşılaştım. Sanırım, Oğuz Atay’ın Tutunamayanlar’daki inşaat sektörü, devlet, bürokrasi, aydınlar ve entelektüellerin kendilerini bu Brechtci tuhaflıklar karşısında kaybetmeleri gibi bir sürü temayı eşelerken, Çağlar hocanın bu kısa ama güzel yazısını buldum. Ocak 2014’müş tarih. Atay’ın ruhsat almak için bitmek bilmeyen…
SSK’nın Ölümü
Şimdi ilk ne zaman gittiğim hatırlamıyorum SSK İşhanı’na, herhalde lise yıllarında değildi. Lise, belki de ortaokul, yaşlarımda gitmek için biraz fazlaca tehlikeli, dehlizvari, korkutucu bir mekândı. Açıkçası, ilk girdiğimde içeride böyle bir şeyin -bir hayat kitlesi, kalbi deli gibi atan bir aşırılık, hiç durmayacakmış gibi sıkış tıkış ve en alt kattaki tanzim kasaplardan kaçarcasına yukarıya…
Bir Aşk Mektubu Olarak Kentsel Dönüşüm
Tutunamayanlar’ın sonlarına doğru bir kâbus-rüya fantazm akışı var, seksen sayfa kadar süren. Ulysses’i daha rahat okumuştum, işin doğrusu. Bir inşaat mühendisi hem aşık, hem de inşaata kafa yorarsa, bir de üstüne üstlük deha seviyesinde yaratıcılığı olan bir romancıysa, işte bu akış beliriyor. Beni yıkın, yapsatçılara verin. “beni yıkın artık Günseli derdi üstünüze çökmeden yıkın beni…